Hüzün parkında bir akşamüstü

Hüzün parkında bir akşamüstü...

Şehir akşamı soluyor.
Havada bahar kokusu.
Üzerlerine ıhlamur kokusu sinmiş banklar dolu bu saatlerde parklarda.
Gecenin yürek gibi kabaran denizinde akşamın ceviz kabuğu sandalları gibi o banklar.

Akşamüstleri o banların en sadık müdavimleri ise en çok da ileri yaştakiler... 
O büyükler ki, koparılmış çiçeklerin dramatik öykülerinde gizlidir yaşam belgeselleri.
Kimi zaman küstürülmüş, kimi zaman unutulup yalnızlığa bırakılmışlardır bir köşede.
En çok da huzur bulmaya gelirler parklara.
Doğayı, çiçekleri ve yeşili solumak için bir de.
Bazen kendi yalnızlıklarını da getirirler peşleri sıra parka.
Kendi gönül pencerelerinden hayatı izlerken, bir dost eli beklerler hep, sıcak bir el.
Titrek dudaklarında bir umut bekleyişiyle.

Yaşlanma sürecine atılan ilk adım, ikinci bir yaşamın da başlangıcıdır bazen.
Gönül hiç yaşlanmıyor çünkü. Hatta biliriz ki bazen ikinci bir bahar da yaşayabiliyor gönül...

En çok da yemyeşil parklarda daha genç hissederiz kendimizi. Parklarımızın yeşillendirilmesi bundandır. Yaşlılarımızın banklarımızın müdavimi olması bundandır. Yeşili olmayan bir park düşünülebilir mi?

Vakit akşamüstü. Kasabamızın güzide parkı "Ortapark"tayız. Kasabanın en orta yerinde olduğu için yurttaşların "Ortapark" dedikleri Atatürk Parkı. Şimdilerdeki adı ise Hüzün Parkı! Çünkü ölüyor Atatürk Parkı! Yeni döşenmiş beton tuğlalar tanıklık edip, yeşilin katledilişini anlatır gibi bizlere...

Biliyoruz ki, doğanın bozulması yeşilin katledilişiyle başlar önce. Tıpkı Ortapark'ta olduğu gibi. Parklarsa, yeşilin betona dönüştürülmesiyle ölüyormuş demek ki, bunu da öğrendik! Yok olan yeşil anlatıyor bunu. Hani tam da belediyenin karşısındaki şu park.

En çok da akşamüstleri güzeldir parklar.
En çok da akşamüstleri doludur bankları.
En çok da En çok da yaş almışlar doldurur o üstlerine hafif ıhlamur kokusu sinmiş bankları. Ama güzide parkımız artık hüzün parkına dönüşmüş.
Ve banklardakilerin yüzünne aynı hüznü paylaşmanın ifadesi düşmüş.
Bir hüzün kumsalındaymışlarcasına.
Yeşille birlikte ölüyor parklar, masum betun tuğlalar tanıklık ediyor buna.

Yeşili ağlatan bir hüzün var havada. Vakit akşamüstü. Ve biz Ortapark'tayız...


Yorumlar - Yorum Yaz