Turgutlu'da öğretmenlerin madene karşı isyanı

Eğitim sendikaları Çaldağı'ndaki maden için ne diyor?
'Çaldağı'ndaki maden kapatılsın!'

Turgutlu'da öğretmenlerin madene karşı isyanı

İlçede faaliyet sürdüren 3 öğretmen sendikası Eğitim-İş, Eğitim-Sen ve Türk Eğitim-Sen, bugün yaptıkları ortak bir basın açıklaması ile Çaldağı’ndaki maden işletmesinin kapatılmasını istedi. 3 öğretmen sendikası başkanları ve bazı yöneticileri ile birlikte basına yönelik kahvaltılı bir toplantı düzenledi. Bugün (13 Ocak 2013 Pazar) saat 10.00’da Bulvar Kafe’de düzenledikleri ortak basın toplantısında, “Turgutlu halkının Çaldağı’nda uygulanmak istenen madencilik projesinin yaratacağı çevre felaketi konusundaki isyanı ve çığlığını Turgutlu’daki eğitimciler olarak ortak bir sesle dile getirebilmek amacıyla böyle bir basın toplantısı düzenledik” diyen Eğitim-İş, Eğitim-Sen ve Türk Eğitim-Sen, bu tutumlarının “insanlık adına öğretmen duyarlılığı ile konulan bir tavır” olduğunu vurguladılar.

Sendika başkanları Cahit Öktem, Engin Ok ve İsmail Aktaş, sendikaları adına yaptıkları açıklamada “Bu çevre felaketinin engellenmesi için gerektiğinde Ankara’ya genel merkezlerimize kadar giderek, yurt çapında harekete geçmeleri için birifing de vermeyi düşünüyoruz. Ayrıca işyerlerimiz olan okullarda da bu madene karşı çevreci mücadelemiz sendika mensubu öğretmenlerimizle birlikte devam ettirilecektir” dediler.

Basın mensuplarına yönelik verdikleri kahvaltılı toplantıda, önce "10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü"nü kutlayan sendika temsilcileri, basın mensupları ile bir süre sohbette de bulundular. Sohbet sırasında öğretmen sendikası başkanları, basın toplantısının gündemi olan Çaldağı sorununa ilişkin görüşlerini basın mensuplarına şöyle ifade ettiler:

İsmail Alsaç (Türk Eğitim-Sen Başkanı): "Görüldüğü gibi, bizler birbirinden farklı siyasi görüşlere sahip eğitimciler olmamıza rağmen, Turgutlu'daki maden işletmesinin yaratacağı çevre felaketi karşısında ve bunun önüne geçebilmek için biraraya geldik ve aynı meslek gurubunun mensupları olarak aynı amaç için birlikte hareket ediyoruz. Siyasi düşüncelerimizi çevresel bir sorun karşısında bir kenara bırakıp, siyasetlerüstü bir tutum içinde Gediz havzasında yaşanılacak bir çevre felaketine "dur" demek amacındayız. Tüm bilim adamlarının Çaldağı'nda uygulanmak istenen bu madencilik projesi hakkındaki ortak kanaati, bunun bir katliam olduğu şeklindedir. Dünyada hiçbir ülkede bu şekilde bir maden çalışması kabul görmüyor. Bizler Turgutlu için bu madenin karşısında olmaya devam edeceğiz."

Engin Ok (Eğitim-Sen Başkanı): "TURÇEP bileşeni üç eğitim sendikası olarak birlikte madene karşı mücadele ediyoruz. Bizler eğitimciyiz. Toplumun gelecek nesillerini yetiştiriyoruz. Toplumun geleceğine yön verecek kişileriz. Toplumun geleceği ile ilgili olarak maden uygulamasının Turgutlu için ne denli zararlı olduğu konusunda toplumu bilgilendirmek ile de yükümlüyüz. Yaşanacak çevre felaketine karşı farklı siyasi düşüncedeki 3 sendika olarak birlikte çalışıyoruz. Bizleri bu örnek dayanışma ile bir araya getiren, Türkiye’nin en verimli topraklarının yok olma tehlikesi ile karşı karşıya bırakılmasıdır. Turgutlu'ya örnek gösterdikleri Finlandiya’daki maden işletmesinin kapatılmış olması Çaldağı madeninin en büyük yenilgisidir. Turgutlu ve halkımız için her ortamda bu madene karşı çevreci mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz."

Cahit Öktem (Eğitim-İş Başkanı): "Üç sendika olarak Turgutlu'nun ortak sorunlarının hepsinde de birlikte hareket ediyoruz. Turgutlu'da 1000 kişi işe alacağız diyerek, iş ve aş vaadi ile insanlar kandırılıp, fakir ve muhtaç halkın duyguları ile de oynuyorlar. Küresel sermayenin tarzı zaten her zaman budur. Oysa üstü altından çok daha zengin, dünyanın en verimli 7 arazisinden biri olan Gediz ovası, sadece Ege'yi değil, çağlardan beri bütün Türkiye’yi besliyor. 3 sendika temsilcileri olarak böyle vahşi bir madencilik anlayışı ile Gediz ovasına verilecek zararın karşısındayız. Bunun için elimizden gelen her çabayı göstereceğiz."

3 eğitim sendikasının ortak basın açıklaması:
Öğretmenlerin maden isyanı

Eğitim-İş, Eğitim-Sen ve Türk Eğitim-Sen'in bugün bir basın toplantısı düzenleyerek yaptığı "Çaldağı sorunu" konusunda ortak açıklama ise şöyle:

EĞİTİM-İŞ TURGUTLU TEMSİLCİLİĞİ, EĞİTİM-SEN TURGUTLU TEMSİLCİLİĞİ,
TÜRK EĞİTİM-SEN TURGUTLU TEMSİLCİLİĞİ ORTAK BASIN AÇIKLAMASI



"Turgutlu Çevre Platformu
(TURÇEP) bileşeni de olan, toplam üye sayısı 1000’e yakın 3 öğretmen sendikası, Eğitim-İş, Eğitim-Sen ve Türk Eğitim-Sen olarak ortak bir basın açıklaması ile huzurlarınızdayız. 3 sendika da başından beri Çaldağı konusunda hep duyarlı davranmış, diğer sivil toplum örgütleri ile TURÇEP’i oluşturup, bileşeni olarak çevre mücadelesine her zaman aktif destek vermiştir. Bu ortak basın toplantısını düzenlememizin amacı, yaşanacak çevre felaketi konusunda Turgutlu halkının çığlığını eğitimciler olarak dile getirmektir. Yaşadıkları toprakların bu maden nedeniyle bir çevre felaketi ile karşı karşıya kalacağının farkında olan halkımızın feryadını, çocuklarını sağlıklı bireyler olarak topluma kazandırma sorumluluğu taşıyan öğretmenler olarak yetkililere duyurmak içindir.


Sesimizi daha da yükselteceğiz!


Hem meslek etiğimiz, hem de öğretmenlik andımız açısından, bu maden işletmesi nedeniyle yaşayacağımız çevresel tehlike ve halkımızın endişeleri karşısında suskun kalamayız. Bu tavrımız, öğretmen duyarlılığı ve eğitimci sorumluluğudur. Öğretmenler, bir toplumun mimarıdır. Gelecek nesil öğretmenlerin eseri olduğu gibi, onlara nasıl bir dünya ve çevre bırakılacağı da yine öğretmenlerin eseri olacaktır. İnsan hakları gereği herkes insanca yaşama hakkına sahiptir. Ancak bugün insanca yaşama hakkı artık bizim gerçeğimizde “temiz ve sağlıklı bir çevrede yaşama hakkı”nı da içermektedir. Eğitim-İş, Eğitim-Sen ve Türk Eğitim-Sen olarak verdiğimiz çevreci mücadele, “insanlık adına öğretmen duyarlılığıyla ortaya konulan tavır”dır.

Bu madeni sadece şirket savunuyor

25 Kasım’daki panelimizde bilim adamlarınca tüm gerçekler bilimsel olarak ortaya konmuştur. Çaldağı için verilen ÇED raporunun bilimsel olmadığı, insanlarımızı ve topraklarımızı ciddi bir felaketin beklediği bilimsel verilerle vurgulanmıştır. Ayrıca Gediz Havzasında toprağın üstünün altından çok daha değerli olduğu, bu maden işletmesinin ise halkımız ve ülkemize hiçbir gerçek getirisinin olmadığı da gösterilmiştir. Üstelik maden şirketinin örnek gösterdiği Finlandiya’daki maden işletmesinin de yarattığı çevre tahribatı nedeniyle kapatılması, Çaldağı’ndaki gibi bir yönteme dünyanın hiçbir ülkesinde izin verilmediğini bir defa daha ispat etmiştir. Bu madenciliği sadece maden şirketinin savunduğu, sadece şirket temsilcilerinin çıkarına olduğu görülmektedir. Davet edildikleri halde panele katılmayan maden şirketi temsilcilerinin hâlâ tek taraflı ve yanlış bilgilerle halkımızı kandırmaya çalışmaları ise, sesimizi yükseltme zamanının geldiğini bizlere göstermektedir.



Çaldağı’ndaki maden kapatılsın

TURÇEP tarafından bu madencilik uygulamasını savunmanın artık bir “insanlık suçu” sayılacağı açıklanmıştır. Turgutlu’daki öğretmenler olarak bu görüşe katıldığımızı özellikle vurgulamak istiyoruz. Dünyanın hiçbir ülkesinde uygulanmasına izin verilmeyen bir madencilik yönteminin, dünyanın en cennet köşelerinden olan ülkemizin en bereketli toprakları üzerinde, halkımız kobay yerine konularak uygulanmak istenmesi, ancak bir insanlık ayıbı olabilir.

Yetkililerin ilgisiz kalıp, bir çevre katliamına seyirci olmaları ise kendilerini halkın vicdanında bu suça ortak yapacaktır. Finlandiya örneği Avrupa’da devlet yetkililerinin çevre ve insan sağlığı için gerekli müdahaleyi nasıl yapabildiğini göstermiştir. Tüm Gediz vadisine ciddi çevre felaketi yaşatacağı bilimsel raporlarla sabit olan Çaldağı’ndaki maden işletmesi konusunda da ülkemizdeki yetkililerden aynı davranışı bekliyoruz.

Gediz vadisinde yaşanacak çevre felaketinin engellenmesi, Çaldağı’ndaki katliamın durdurulması için yetkilileri göreve davet ediyoruz. Sorun geri dönüşü olmayacak, telafi edilemeyecek ciddiliktedir. Dünyanın 7 tarım harikasından Gediz havzası tarım amaçlı korunmalı, ülkemizi üzüm ihracatında dünya birincisi yapan Manisa ovası bu madencilik faaliyetlerine kapatılmalıdır.

Genel merkezlerimize kadar gideceğiz

Bu çevre felaketinin engellenmesi için Ankara’ya kadar gidip, sendika genel merkezlerimize Çaldağı konusunda brifing vererek, gerektiğinde sendikalarımızın bu konuda ülke genelinde harekete geçmesini isteyeceğimizi, ayrıca işyerlerimiz olan okullarda da sendika mensubu öğretmenlerimizle bu madene karşı çevreci mücadelemizi devam ettireceğimizi de bu vesile ile açıklıyoruz. Kamuoyuna saygılarımızla…"

   Cahit ÖKTEM                           Engin OK                                İsmail ALSAÇ
Eğitim-İş Başkanı               Eğitim-Sen Başkanı                Türk Eğitim-Sen Başkanı

 

 
 

Gediz Vadisi'nin yok olmasına izin verme!

 
 


   

Yorumlar - Yorum Yaz