TURÇEP'in çizgisi ve felsefesi

TURÇEP'in çizgisi ve felsefesi

 Dünyanın en bereketli topraklarını büyük bir çevre felaketinden korumak amacıyla vahşi madencilik anlayışına karşı yürütülen Turgutlu'daki Çaldağı mücadelesi, "dünyada ilk defa uygulanmak istenen" çevre ve insanlık düşmanı bir madencilik projesine karşı verilen bir mücadele olması bakımından "tüm dünya insanlığı adına yürütülen bir çevreci mücadele" anlamı da taşımaktadır.

Dünyanın en cennet vadilerinden Gediz Vadisi'nin yok edecek kadar büyük bir tehlike potansiyeli taşıyan, Turgutlu Çaldağı'nda kurulmak istenen nikel madencilik projesine karşı 2007 yılından beri devam etmekte olan bu çevreci mücadelenin bugünkü en önemli lokomotifi gücü ise TURÇEP’tir. 


TURÇEP (Turgutlu Çevre Platformu), bugün en başarılı çevre örgütlenmelerinden biri olarak görülmektedir. Çevreci mücadele içindeki kazanımları ile birlikte, sahip olduğu felsefesi ve bilimi kılavuz edinerek siyasetlerüstü bir kulvarda yürüttüğü mücadele çizgisi nedeniyle örnek gösterilen bir anlayışa sahiptir.

ORTAK MÜCADELE, ORTAK AKIL

Her siyasete eşit mesafede duran, tüm farklı görüşleri bünyesinde barındıran TURÇEP’in bu özelliği takdirle karşılanmaktadır. Bugüne kadar TURÇEP’in sağladığı başarı ve topladığı sempatinin de sırrı buradadır. Çünkü TURÇEP pek çok farklı görüşün bir arada temsil edilebildiği, “ortak akıl” doğrultusunda toplum adına “ortak bir mücadele” veren çevreci bir platformdur. TURÇEP’i çevreci mücadeleye önderlik eden bir lokomotif olarak tanımlamak da mümkün. Her vagonunda bir dernek, bir sendika, bir meslek örgütü, bir siyasi parti gibi sivil toplum örgütlerini taşıyan bir lokomotif. Hemen tüm siyasi partilerin, hemen tüm sivil toplum örgütlerinin bileşiminden oluşan TURÇEP, bu nedenle toplumun her kesimini kapsayan 40’ın üzerindeki bileşenlerinin oluşturduğu bu yapısı ile halkı temsil eden "halkın çevre örgütü"dür.

23 Kasım 2013 tarihinde Turgutlu’da yapılan ve yaklaşık 5 bin kişinin katıldığı “Madene Hayır” mitingi 

ÇEVRE, SİYASETLERÜSTÜ BİR KONU

Her siyasi görüşe aynı mesafede duran, tüm farklı görüşleri bünyesinde taşıyabilen bir özelliğe sahip bu yapısı ile tüm halkı temsil edebilmektedir. Ayrıntılandırılırsa; dincisi laiki, alevisi sünnisi, Türkü Kürdü, sağcısı solcusu, ülkücüsü sosyalisti, toplumun her kesimini ortak tehlikeye karşı ortak mücadele için aynı yerde buluşturan bir çevre platformudur.

Yaşadıkları toprakların dünyanın en bereketli toprakları olduğunun bilincinde olan toplumun değişik katmanlarının, düşünce farklılıkları ve fikir ayrılıklarına rağmen, sağduyuları ile hareket edip “aklın yolu birdir” diyerek, karşılarındaki ciddi ve büyük çevre felaketini önleyebilmek için tek bir yumruk haline gelip, omuz omuza verdikleri bir çevreci mücadele örneğidir. Dolayısıyla Çaldağı mücadelesi, "adam diksen adam bile yetişir" diye tanımlanan bereketli topraklar üzerinde "yurt sevgisinin büyütülerek direnişe dönüştüğü" bir çevreci mücadelenin adıdır bir bakıma.

Güçbirliği Platformu tarafından 18 Mayıs 2009’da yapılan mitingten bir görüntü


FARKLIKLARIMIZ AYKIRILIĞIMIZ DEĞİL, ZENGİNLİĞİMİZ

Birbirinden farklı düşünen yurttaşları fikir ayrılıklarına rağmen bir araya getiren tek olgu ise 
“çevre” konusudur. Bu da çevreci mücadelenin siyasetlerüstü bir kulvarda sürdürülmesi gerektiğinin, her görüşten kimseyi kapsadığının bir göstergesidir. "Doğa” veya “çevre” tüm insanların ortaklaşa yaşam sürdüğü, aynı havayı soluyup, aynı suyu içtiği, aynı toprağın ürünü ile beslendiği “ortak yaşam alanı”
 olduğuna göre; her görüşten insanı ilgilendiriyor.

Bütün bunların oluşumunu birarada sağlayan en önemli konu ise, TURÇEP’in sahip olduğu felsefesidir. TURÇEP’in birbirinden farklı pek çok görüş ve düşünceyi insan dokusu ile birlikte bir araya getirebilmesindeki başarı; düşüncelerdeki farklılıkları bir “aykırılık” olarak değil, “zenginlik” olarak görmesi, düşünce farklılıklarını aykırılık olarak değil, insanlığın düşünce ve kültür zenginliği olarak kabul eden felsefesidir. İşte bu zenginliği örgütlemiş olan TURÇEP, bu zengin düşünce yapısı ve felsefesi nedeniyle bugüne kadar yürüttüğü çevre mücadelesinde önemli başarılara imza atmıştır...

Madeni yeni devralan VTG Madencilik şirketinin 5 Haziran Dünya Çevre Günü’nde orman katliamn yapmasını protesto eylemi.

TURÇEP Bileşenleri: 

TEMA Vakfı Turgutlu Temsilciliği, Turgutlu Esnaf Odaları Temsilciliği, Turgutlu Ticaret ve Sanayi Odası (TUTSO) Çevre Komisyonu, Turgutlu Esnaf Kredi ve Kefalet Kooperatifi Başkanlığı, Turgutlu Ziraat Odası, TARİŞ Turgutlu Temsilciliği, Turgutlu Tarım Kredi Kooperatifi, Elektrik Mühendisleri Odası Turgutlu Temsilciliği, Turgutlu Mimarlar Odası, Turgutlu Tabipler Odası, Turgutlu Sulama Birliği, Turgutlu Çiftçi Malları Koruma Başkanlığı, Turgutlu Dağcılık Kulübü (TURDAK), Zirve Dağcılık Kulübü, Turgutlu Sarraflar-Kuyumcular Derneği, Turgutlu Makine Müh. Odası, Küçük Sanayi Sitesi Kooperatif Başkanlığı, Turgutlu İşçi Dayanışma Derneği, Turgutlu Toplumsal Dayanışma ve Kültür Merkezi, Turgutlu İnşaat Müh. Odası, Turgutlu Baro Temsilciliği, Turgutlu Avcılar Kulübü, Eğitim-Sen, Eğitim-İş, Türk Eğitim-Sen, DİSK/Emekli-Sen, DİSK/Birleşik Metal-İş İzmir Şubesi, Atatürkçü Düşünce Derneği, Cumhuriyet Kadınları Derneği, Turgutlu Ülkü Ocakları, Turgutlu Bedensel Engelliler Derneği, Uluslararası Bedensel Engelliler Derneği, Alevi Kültür Dernekleri Çepnidere Şubesi, Türk Gençlik Birliği Manisa İl Başkanlığı, Turgutlu Hayvanları Sevme Koruma Derneği (TUR- HAKDER,) Arnavut Kültür Derneği, Salihli GEMA Vakfı, GÖRÇEV (Gördes Çevre, Kültür ve Tarih Derneği), Turgutlu Doğa, Kültür ve Yaşam Derneği (YAŞAMDER), Dostluk ve Kültür Derneği, TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Manisa Şubesi, Bağımsız Türkiye Partisi, Barış ve Demokrasi Partisi, Büyük Birlik Partisi, Cumhuriyet Halk Partisi, Demokrat Parti, Demokratik Sol Parti, Halkların Demokratik Partisi, İyi Parti, Komünist Parti, Milliyetçi Hareket Partisi, Saadet Partisi, Yeni Parti...

TıklayınızTurgutlu Çaldağı'ndaki vahşi madencilik ve perde arkası gerçekler

  
 

 
 Gediz Vadisi'nin yok edilmesine izin vermeyin!  



Yorumlar - Yorum Yaz